Eşlerin, evlilik birliği içerisinde sahip oldukları malvarlıklarının yönetimi, tasarrufu ile evlilik sürecinden ve evliliğin sona ermesi sırasındaki malvarlığı durumlarını, malların tasfiye esaslarını belirleyen kurallara “mal rejimi” denir.
Türk Medeni Kanununun 202. Maddesine göre yasal mal rejimi “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” dir. Kanunda seçimlik mal rejimi olarak da mal ayrılığı, paylaşmalı mal ayrılığı ve mal ortaklığı rejimleri benimsenmiştir.
Eşlerin evlenmeden önce veya sonra, mal rejimi sözleşmesi yapmak veya evlenme başvurusu sırasında yazılı bir açıklamada bulunmak suretiyle, yasal mal rejiminin dışında tabi olacakları mal rejimlerine seçimlik mal rejimi denir. Eşler, kanunda yazılan sınırlar çerçevesinde mal rejimi seçebilir, kaldırabilir veya değiştirebilir.
Yeni Medeni Kanun yürürlüğe girmeden önceki tarihlerde evlenmiş olup edinilmiş mallara katılma rejimini seçmek isteyen evli çiftler 1 Ocak 2002 ile 31 Aralık 2002 tarihleri arasında sözleşme imzalamışlarsa rejim geriye yürür. Böyle bir sözleşme yapmamışlarsa 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacaktır. 1 Ocak 2002 tarihine kadar ise eski tabi oldukları mal rejimi geçerli olacaktır.
Edinilmiş mallara katılma rejimi evlenme ile veya eşlerin seçimlik mal rejiminden vazgeçmeleri ile başlar, ölümle, başka mal rejimine geçiş ile, sözleşme ile, mahkeme kararı ile, boşanma veya iptal davasıyla sona erer.
Edinilmiş mal, her eşin bu mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değeridir.
Edinilmiş mallara katılma rejiminde paylaşımda öncelikle eşler kendi kişisel mallarını alırlar. Daha sonra da edinilmiş mallar paylaşıma girer. Bu mallar kimin mülkiyetinde ise mallar yine o kişinin mülkiyetinde kalır ve değerinin yarısını karşı tarafa verir.
Eşler arasındaki edinilmiş mallara katılma rejimi sona erdikten sonra, her eş diğerinden mal rejiminin tasfiyesini ve katılma alacağı ile varsa değer artış payı alacağını talep edebilecektir. Mal rejiminin tasfiyesinden doğan dava ve talepler boşanmanın eki niteliğinden olmayıp, uygulama boşanma davasında talep edilmesi halinde boşanma davasından ayrılarak boşanma davasını beklemektedir. Burada dikkat edilmesi gerekli önemli bir nokta evliliğin boşanma ile sona ermesi halinde açılacak mal rejimin tasfiyesi ile katılma alacağı davası, boşanma kararının kesinleşmesi üzerinden 10 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.